Mustafa Cengiz Kadıköy sorusuna Fetih Suresi ile cevap verdi

Galatasaray Kulüp Başkanı Mustafa Cengiz, Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi'ne imza attığı törende basın mensuplarının sorularına cevap verdi.

Başkan Mustafa Cengiz, kendisine sorulan "Kadıköy'de kazanabilecek misiniz?" sorusuna Fetih Suresi'ndeki bir ayetle cevap verdi.

Mustafa Cengiz, "İnna Fetahna leke fethan mübina" ayeti ile cevapladığı sorunun ardından herkes, ayetin anlamını merak etti.

Cengiz'in Fetih Suresi'nde okuduğu ayet, "Biz size apaçık bir fetih ihsan ettik" anlamına geliyor.

Mustafa Cengiz'in açıklamalarından diğer detaylar ise şöyle:

"Saatlerce konuşmanın faydası yok"

"Fenerbahçe Başkanı'nı 2 saat dinlediğim zaman aklımda kalan şu: Pazar günü derbi maçı için hakemi nasıl etkilerim? Mağdur durumda olduğumu kamuoyuna nasıl anlatırım? Hakemi nasıl baskı altına alırım?

TFF'yi nasıl baskı altına alırım? Benim, Ali Koç'un basın toplantısından anladığım bu. 

Bir maçı kazanmak için, TFF'yi ve yönetim kurulu üyelerini ve tüm hakem camiasını zan altında bırakarak ne elde edebilirsiniz? Ben o hakemin bizim maçımızda bilinçli olarak hata yapmasını asla istemem, bizden uzak olsun. Bir maçın gidişatını etkilemek için saatlerce konuşmak kimseye fayda sağlamaz.

Kadıköy'de hakemin kafasına yabancı madde atıldı; maçı ertelemediler. Bu olay bile hakemleri kaç yıl geriye attı, düşünün...

Türk milleti adildir. Siz de bu hasetleriniz için Türk milletinin adilliğini yok etmeye çalışamazsınız."

"Collina'lar istiyoruz"

Bugün hakemlerden şikayet eden arkadaşımız, Kulüpler Birliği'nin geçtiğimiz sezon yayınladığı bildiriye imza atmadı mı? Bu bildiriyi bizzat yazmadı mı? Bunları yazıyorsanız, hakemleri eleştiremezsiniz.

Hakemleri sürekli yıpratmaya, insanları sürekli zan altında bırakmaya hakkınız yok. Biz de yıpranmış hakemlerin devam etmesini istemiyoruz. Gördüğünü çalan genç hakemler olsun, adil olsun, adalet dağıtmaya çalışmasın.

Biz Collina'lar istiyoruz, Collina'lar bekliyoruz. Artık yıpranmış hakemlerle yürümeyelim, sahneyi genç hakemlere bırakalım dedik. 

"Kadıköy'de hiç karşılanmadım"

"Ben, Kadıköy'e 2 yıldır gidiyorum ve karşılandığımı da hatırlamıyorum.

Turnikeden geçiyorum, taraftarın içerisinden geçiyorum. Şimdiye kadar hiçbir olumsuzluk olmadı. Fenerbahçe taraftarı centilmendir. Eleştirileri asla Fenerbahçe taraftarına yapmıyoruz.

Bize bir saldırıda bulunulursa, ona yanıt veririz. Çünkü öbür yanağımızı çevirmeyi pek sevmiyoruz. Bir karşılanma da beklemiyoruz. İlk geldiğimizde yemek daveti yaptık, katılmadılar. Saygı duyduk. Loca istediler, verdik. Onlar verir mi? Vermezse de saygı duyarım. Ben oraya camiamı temsil etmeye gidiyorum, o temsilde bulunmak durumundayım. Benim için karşılanmak önemli değil, benim taraftarımın nasıl karşılandığı önemli."

"Mohaç Meydan Muharebesi değil"

"Yüksek sesli hoparlörden ses verirsen, beni istersen altın tahtla karşıla, hiçbir önemi yok. Benim 500-600'e yakın taraftarım duyma zorluğu yaşadı. Gözlemci gelince hoparlörün sesi kısılıyor, gözlemci gidince maksimuma getiriliyor. Bunu yapmayın. Lütfen taraftarımıza iyi davranın.

Bu bir spor müsabakası, Mohaç Meydan Muharebesi'ne gitmiyoruz. Yeneriz, yeniliriz, fark yeriz, fark atarız. Bunlar olabilir.

Bunu gerginliğe yöneltmeyelim, düşmanlığa yöneltmeyelim. Gülelim, takılalım"