Takımların sembolleri nasıl doğdu?
Takımların sembolleri, bazen bir yaşanmışlığın ardından takımla özdeşleşiyor, bazen bölgesindeki sanayi ya da tarım üretimini yansıtıyor, kimi durumlarda ise doğrudan temsil ettiği kenti tanıtıyor.
Takımların sembolleri, bazen bir yaşanmışlığın ardından takımla özdeşleşiyor, bazen bölgesindeki sanayi ya da tarım üretimini yansıtıyor, kimi durumlarda ise doğrudan temsil ettiği kenti tanıtıyor. Logoları, flamaları, internet siteleri, formalarda bulunan ya da tezahüratlarda geçen sembol ve simgeleri, Spor Toto Süper Lig'de yer alan bazı takımların baş harflerinden meydana gelirken, bir bölümünün ki ise farklı simgelerden oluşuyor.
Galatasaray ile özdeşleşen aslan, futbolcuları Nihat Bedik'ten geliyor. 1916 yılında başlayan Galatasaray macerası süresince atlama, binicilik, yelken, yüzme ve futbol alanlarında hizmet eden Bedik, futbol takımının 8 yıl kaptanlığını yaptı. 1936 yılında aktif spordan çekildikten, spora ''Aslan'' ismini verdiği teknesi ile yarışlara katılmaya devam etti. Futbol oynadığı dönemlerde ''Aslan Nihat'' olarak çağrılan Bedik, hayatını adadığı Galatasaray'a kendi lakabını simge olarak bıraktı.
Fenerbahçe'yi yansıtan sarı kanarya da ''Uçan kaleci'' olarak tanınan Cihat Arman'dan geliyor. 1939 yılında Fenerbahçe'ye transfer olan ve 1952 yılına kadar oynayan Arman, Türkiye'nin en iyi kalecisi olduğu için ''Uçan kaleci'' unvanını alıyor. Sarı formasıyla çıktığı bir maçta köşeye giden topu çıkarınca taraftarlardan birisinin, ''hey yavrum kanaryama bak, yine uçtu'' diye bağırması sonucunda ''kanarya'' zihinlerde yer ediyor, sonralarıysa takımın simgesi oluyor.
Beşiktaş'ın simgesi olan kara kartallar, 6-0 kazanılan maçta bir balıkçının ''Haydi Kara Kartallar'' diye bağırması üzerine sembol oluyor. Süleymaniye ile 19 Ocak 1941 Pazar günü Şeref Stadı'ndaki maçta Beşiktaş, maçtan 6-0 galip ayrılırken, balıkçının o anda ağzından çıkan ''Kara Kartallar'' sözünün, maçı izleyen gazeteciler ve taraftarları etkilediği biliniyor.