SPOR MEDYASI

Şansal Büyüka'dan Fenerbahçeli yıldıza büyük övgü 'Alex'ten sonra...'

Süper Lig'e bu sezon 5-0'lık Gazişehir Gaziantepspor galibiyetiyle başlayan Fenerbahçe ile ilgili Milliyet gazetesi yazarı Şansal Büyüka bir yazı kaleme aldı. Şansal Büyüka, Fenerbahçe yıldız oyuncu ile övgü dolu ifadeler kullandı.

Şansal Büyüka'dan Fenerbahçeli yıldıza büyük övgü 'Alex'ten sonra...'

Bu sezon Süper Lig'e 5-0'lık Gazişehir Gaziantepspor galibiyetiyle başlayan Fenerbahçe ile ilgili Şansal Büyüka bir yazı kaleme aldı.

Şansal Büyüka, Fenerbahçe forması giyen Max Kruse ile ilgili övgü dolu ifadeler kullandı. 

Ayrıca Büyüka, diğer takımların da değerlendirmesini yaptı.

İşte Şansal Büyüka'nın kaleme aldığı yazı;

Fenerbahçe yıllar sonra uyandı. Uyuşuk futboldan esnemeye alışan, göz kapaklarına tonlarca yük binen seyircisini uyandırdı. Ligin galasında sahada-tribünde birbirlerini tamamlayan, uzun süredir görmediğimiz bir Fenerbahçe vardı. Önce takım adına önemli gelişmeleri sıralayalım:

1 - Fenerbahçe çok hızlı hücum etti. Pas organizasyonunu çok hızlı uyguladı. Alex’ten bu yana ilk defa rakip savunmanın arkasına ve aralarına top attı. Bu konuda Max Kruse gerçekten mükemmel işler yaptı. Emre’nin 20-30 metrelik çapraz uzun pasları, rakip geri dörtlünün özellikle kenarlarda az adamla yakalanmasını sağladı ve Fenerbahçeli hücumculara geniş alanlar yarattı.

2 - Fenerbahçe kaybettiği topları çok çabuk geri kazandı. Çünkü sahanın her yerinde pres yaptı ve rakibe çok yakın-temaslı oynadı. Fenerbahçe’nin bu her yerde baskılı oyunu 90 dakikanın en az 60 dakikasında etkili oldu.

3 - Vedat Muriç alışkın olduğumuz santrforlardan biri değil... Takım hücumdayken arkadaşlarına istasyon olup topu dağıtıyor. Çok hareketli... Durarak değil, koşarak ve gezerek top alıyor. Savunmaya kadar gelip yardım ediyor. Her fırsatta mesafe tanımadan vuruyor. Etkili oynadı.

4 - Ozan Tufan yeni bir transfer gibi... Emre’nin partneri olarak geri dörtlünün önünü iyi kontrol ediyor. Son derece diri ve istekli... İstanbul ikliminden etkilenmezse bu sezon takıma çok şey katar. Tolga Ciğerci son derece iyi geliyor. Kısa süre oynamasına rağmen çok etkili iki şut attı, çok çalışıp, çok dolaştı. Maç sonu röportajını dinledim; son derece özgüvenli...

5 - Denilebilir ki, “Sen ne diyorsun, Fenerbahçe’nin karşısında takım mı vardı?” Doğru, Gazişehir diye bir takım yoktu. Ama bu Fenerbahçe’nin takım oyununa, oyun anlayışına ve bireysel performanslara gölge düşürmez. Fenerbahçe’nin geçen sezon kendi sahasında küme düşen takımlar dahil, ikişer-üçer gollü yenilgileri nasıl aldığını henüz unutmadık.

6 - Gelelim eksiklere... Kazanırken yanlışını ve eksiğini görmek zorundasın... Yeni transfer Zanka, rakip çok seyrek gelmesine rağmen bazen bocaladı. Rakibi karşıladığı toplardan birine çok iyi yükseldi, diğerinde acemice bir faul yaptı ve bir-iki yer topunda ağır ve geç kalıp rakibin sıyrılıp kaleye şut atmasına izin verdi. Fenerbahçe’nin mutlaka iyi bir stopere ihtiyacı var. “Serdar Aziz dönecek” diyorsanız, Serdar’ın “şipşak” sakatlanıp yeniden takımdan uzak kalma riski var.

7 - Kim ne derse desin, İsla da arkasında geniş alan bırakıyor. Dirar, adam yokluğundan sol bek oynuyor. İki kanatta da oynayabilecek bir beke ciddi anlamda ihtiyaç var.

8 - Kırkına merdiven dayayan, buna rağmen hayranlık uyandıran Emre Belözoğlu’ndan 34 maçlık maratonda tam kapasite oynaması beklenemez. Yeni stoper gelecekse, Jailson orta saha için düşünülmeli ya da Emre’siz maçlar ya da dakikalar için bir başka alternatif düşünülmeli...

9 - Rodrigues henüz hazır değil... Belli ki geçen yıl Arabistan çöllerinde iyi yatmış. Ya toparlanmalı ya da bu alanda Deniz Türüç devreye sokulmalı...

10 - Dünyanın hiçbir iddialı takımı sezona bir santrforla başlayıp bitiremez. Vedat Muriç ne kadar iyi olursa olsun, bu 34 maçlık sürede formsuzluk var, sakatlık var, ceza var... Vedat’a alternatif mutlaka şart...

11 - Son madde Ersun Yanal... Fenerbahçe hocasının lobi çalışması yok... Bunu yapmaya gerek duymaz, işine bakar... Ancak her fırsatta Ersun Yanal’ı hırpalamaya, yıpratmaya, hatta yemeye hazır bir kesim var. Bu konuda Fenerbahçe Yönetimi’nin Ersun Yanal’a samimi ve güçlü bir destek verdiğini düşünmüyorum. Ersun Yanal’a bu kampanyayı yürütenlere karşı yönetimin bir tavır sergilediğine tanık olmadım. Henüz mevsim başı... Önümüz kış... Ligin havası ciddi anlamda sertleşecek. Fenerbahçe Yönetimi’nin böyle bir ortamda, “Tam destek, hep destek” anlayışını çok güçlü biçimde göstermesi gerekiyor.

Yorumlar 3 yorum