Çakar hakemlere savaş açtı
Dereli'nin, Medya mensupları üzerlerinde tuttukları takımın formalarıyla yazı yazmasınlar sözüne, Ahmet Çakar savaş açtı.
Faal Hakemler Derneği Başkanı Selçuk Dereli'nin "Medya mensupları üzerlerinde tuttukları takımın formalarıyla yazı yazmasınlar." sözüne tepki gösteren Sabah yazarı Ahmet Çakar, hakemlere demediğini bırakmadı. Çakar, başlıklı yazısında bakın neler söylüyor...
Türk futbolunda tüm sorunlar bitmiş, sıra üzerinde forması olan yazarlara gelmiş. Türkiye'de elit birçok spor yazarının, bırakın tuttuğu takımı kollayarak yazı yazmalarını, zaman zaman o takımların haklarını bile yediklerine şahit olmuşuzdur.
Hakemlerimiz gerçekten şaşkın. Siz önce adam gibi maç yönetin. Siz önce 10 yıldır bir Şampiyonlar Ligi maçı bile niye alamadığınızın yanıtını bulun. Lüksemburg hakemliği kadar olamadınız. U-16 ya da ön eleme maçı yönettiğinizde sanıyorsunuz ki Avrupa'da gelecek sizi bekliyor. Ondan sonra da, atınca mangalda kül bırakmıyorsunuz.
Gelelim Dereli'ye. Kendisine soruyorum: Yönetiminde bulunan ve hakemlikleri bitirilen bazı meslektaşlarına niye sahip çıkamadın? Mesela Bülent Demirlek, Vedat Yüksel niye camiadan kovuldular? Hesap sorabildin mi? Ben söyleyeyim: Çünkü onlar MHK tarafından geçmişte yaşadıkları tuhaf ilişkilerden dolayı işten el çektirildiler.
Peki bunların geçmişte tuhaf ilişkileri vardı da, sen niye onlarla birlikte yola çıktın?
Neresinden bakarsan bak, ilkesizlik, eyyamcılık diz boyu.
HEP GÜÇLÜNÜN YANINDASINIZ
Ey hakemler! Ben size "Federasyon başkanları tarafından ağzınıza verilen emzikleri çıkarın" diyor muyum? Hangi başkan gelse onun kayığına biniyorsunuz.
Ey FIFA hakemleri! Daha düne kadar Sabri Çelik ve Muhittin Boşat'ı gördüğünüzde el pençe divan dururdunuz. Onlarla birkaç dakika konuşmak sizleri orgazmdan fazla mutlu ederdi. Ama 2008'in sonlarında Futbol Federasyonu eski Başkanı Haluk Ulusoy ile yedikleri yemekten sonra camiadan aforoz edilmelerine sesiniz çıkmıyor. Niye onlar için masaya yumruğunuzu vuramıyorsunuz? Çünkü yüreğiniz yetmiyor. Hep kuvvetlinin yanındasınız.
Eski hakemlere demediğinizi bırakmadınız. Baktınız olmuyor; spor yazarlarına bulaştınız. O da olmazsa, bulaşacak bir şeyler bulursunuz. Şunu desenize: "Bizler Avrupa'nın en kötü ve en kalitesiz hakemleriyiz. Ne UEFA ne de FIFA bize zerre kadar güveniyor. 10 yıldır ne bir Şampiyonlar Ligi maçı ne de üst düzey bir turnuva maçı yönetemiyoruz."
İkinci yarı zor geçecek. 4-5 takım şampiyonluğa oynuyor. Puanlar sıkışık. Siz bu kafayla daha çok basın toplantıları yaparsınız. Aslında aynaya bakın ve ne kadar çıplak olduğunuzun farkına varın.
Türk futbolunda tüm sorunlar bitmiş, sıra üzerinde forması olan yazarlara gelmiş. Türkiye'de elit birçok spor yazarının, bırakın tuttuğu takımı kollayarak yazı yazmalarını, zaman zaman o takımların haklarını bile yediklerine şahit olmuşuzdur.
Hakemlerimiz gerçekten şaşkın. Siz önce adam gibi maç yönetin. Siz önce 10 yıldır bir Şampiyonlar Ligi maçı bile niye alamadığınızın yanıtını bulun. Lüksemburg hakemliği kadar olamadınız. U-16 ya da ön eleme maçı yönettiğinizde sanıyorsunuz ki Avrupa'da gelecek sizi bekliyor. Ondan sonra da, atınca mangalda kül bırakmıyorsunuz.
Gelelim Dereli'ye. Kendisine soruyorum: Yönetiminde bulunan ve hakemlikleri bitirilen bazı meslektaşlarına niye sahip çıkamadın? Mesela Bülent Demirlek, Vedat Yüksel niye camiadan kovuldular? Hesap sorabildin mi? Ben söyleyeyim: Çünkü onlar MHK tarafından geçmişte yaşadıkları tuhaf ilişkilerden dolayı işten el çektirildiler.
Peki bunların geçmişte tuhaf ilişkileri vardı da, sen niye onlarla birlikte yola çıktın?
Neresinden bakarsan bak, ilkesizlik, eyyamcılık diz boyu.
HEP GÜÇLÜNÜN YANINDASINIZ
Ey hakemler! Ben size "Federasyon başkanları tarafından ağzınıza verilen emzikleri çıkarın" diyor muyum? Hangi başkan gelse onun kayığına biniyorsunuz.
Ey FIFA hakemleri! Daha düne kadar Sabri Çelik ve Muhittin Boşat'ı gördüğünüzde el pençe divan dururdunuz. Onlarla birkaç dakika konuşmak sizleri orgazmdan fazla mutlu ederdi. Ama 2008'in sonlarında Futbol Federasyonu eski Başkanı Haluk Ulusoy ile yedikleri yemekten sonra camiadan aforoz edilmelerine sesiniz çıkmıyor. Niye onlar için masaya yumruğunuzu vuramıyorsunuz? Çünkü yüreğiniz yetmiyor. Hep kuvvetlinin yanındasınız.
Eski hakemlere demediğinizi bırakmadınız. Baktınız olmuyor; spor yazarlarına bulaştınız. O da olmazsa, bulaşacak bir şeyler bulursunuz. Şunu desenize: "Bizler Avrupa'nın en kötü ve en kalitesiz hakemleriyiz. Ne UEFA ne de FIFA bize zerre kadar güveniyor. 10 yıldır ne bir Şampiyonlar Ligi maçı ne de üst düzey bir turnuva maçı yönetemiyoruz."
İkinci yarı zor geçecek. 4-5 takım şampiyonluğa oynuyor. Puanlar sıkışık. Siz bu kafayla daha çok basın toplantıları yaparsınız. Aslında aynaya bakın ve ne kadar çıplak olduğunuzun farkına varın.