Malum en iyi ihtimalle sezon sonu Şenol Güneş-Beşiktaş evliliği
sona erecek. Belkide sezon sonunu görmeden bile ayrılabilir Şenol
hoca. Asıl konumuz bu değilse de yeri gelmişken ben Şenol hocanın 4
yıllık periyotta Beşiktaş’a kazandırdıkları itibariyle çok başarılı
olduğunu düşünüyorum. 2 yıl şampiyonluk, bir Uefa Avrupa ligi
çeyrek finali, şampiyonlar liginde rekorlarla gruptan çıkma,
Cenk,Marcelo,Tosiç,Sosa ve bunun gibi bir sürü futbolcu satışı.
Bunların hepsinin altında genel olarak grup çalışması yatsada,
herkes biliyorki Şenol hoca olmazsa olmazdı.
Gelelim asıl konuya; Şenol hoca Konyaspor maçında taraftar
tarafından istifaya davet edildi. Herşeyden önce hem ülkemizde hem
de yurtdışında taraftar profillerinin değiştiğini artık tabiri
caizse endüstriyel futbolda taraftar yerine
‘’müşteri’’ geldiğini belirtmek lazım. Modern
stadlar, iyi takımlar ve futbol. Siz taraftara bir ürün
sunuyorsunuz ve bunun karşılığı olarakta bir para alıyorsunuz. Maç
biletleri belki Avrupa liglerine göre hala uygun görülebilir ama
Türkiye standartlarında ciddi derecede pahallı. Eğer siz şık bir
restoranda kötü bir yemek verirseniz müşterinize, ya bir daha
gelmez ya da hemen oracıkta memnuniyetsiliğini belli eder. Tabi
endüstriyel futbolda olsa hala futbola bukadar materyal
bakmıyoruz. İşin içinde hala duygular ve taraftarlık gibi kavramlar
var. Şenol hocaya vefasızlık yapıldı mı? Evet bence yapıldı, Şenol
hoca teknik olarak tüm imkanlarını seferber etti ve giden onca
oyuncuya rağmen hep takımı dik tutmaya çalıştı.
Asıl problem Şenol hocanın Milli takıma gidiş şekli. Şenol
Güneş’in mukavelesi bittikten sonra Milli takımın başına geçmesi
kadar daha doğal bir durum yok. Bunu kesinlikle yadırgamıyorum ama
gerek Şenol hoca gerekse Beşiktaş yönetimi süreci doğru yönetemedi.
Şenol hocanın kıymeti önümüzdeki yıllarda anlaşılacak, yönetimde
bunu biliyor. Bir taraf beni gönderdiler istemediler demeye
getiriyor, bir tarafta bakın kendi gitmek istedi biz ne yapabiliriz
diyor. Uzun lafın kısası ben Türkiye’de Alex Ferguson veya Arsene
Wenger modeli olmasını beklemiyorum zaten bizim futbol iklimimiz
buna müsait değil ama ayrılıkları da becermek lazım. Şairin dediği
gibi ‘’ayrlıkta sevdaya dahil’’ ama gelinen
noktadan ne taraftar, ne Şenol hoca ne de yönetim memnun. Vaka
yönetiminde sınıfta kaldık..