Şampiyon kim olursa olsun, sezon sonu şampiyonluk klibi
yapıldığında bu haftayı vurgulayarak anlatacağız. Beşiktaş,
Galatasaray ve Trabzonspor’dan hangisi haftayı 3 puanla geçmiş olsa
kendini bir adım öne atabilirdi ama bu 3 takımda altın tepside
Başakşehir’e ikram ettiler şampiyonluğu. Pek tabiki sezonun
bitmesine uzun bir zaman var ama Başakşehir sahip olduğu avantajı
derinleştirerek devam ettiriyor.
Sezon başı Beşiktaş üzerine konuştuğumuzda; Beşiktaş’ın forvet
bölgesinde sıkıntıları olduğundan bahsetmiştik. Lakin zaman
geçtikçe yanıldığımızı görüyoruz. Sadece forvet değil, başta
defansın göbeği olmak üzere, kanatlar ve orta sahada da ciddi
sorunları var Beşiktaş’ın. Bu sadece saha içindeki sorunlar bide
saha dışı sorunlar var. Parasını alamayan oyuncular yüzünden
Beşiktaş gerek Ulusal basında gerekse Uluslararası basında imaj
kaybediyor.
Her türlü olumsuzluğa rağmen dünkü maça dair bir kaç kelam etmek
gerekirse; Trabzonspor bu sezon kendi evinde Galatasaray ve
Fenerbahçe’yi oyun olarak ezerek yendi. Trabzonspor’un ortasaha ve
forvet hattında gıpta edilecek bir kadrosu var. Altyapıdan yetişmiş
Abdülkadir ve Yusuf yıldız gibi parlıyor adeta. Nazar değmesin Türk
futbolunun önümüzdeki 10 yılına damga vuracaklar. Sosa ve Rodellega
gibi aidiyet duygusu gelişmiş oyuncular ile hızlı organize olup
sonuca gidebiliyorlar. Beşiktaş’ın kendi evinde 2-0 geriye düşüp
maçı çevirmesi şüphesiz çok önemli. Beşiktaş’ın bir tarafı coşkuyla
hevesle mücadele ederken bir tarafı da futbolu bırakmış gibi.
Beşiktaş’ta tıpkı Yusuf ve Abdülkadir gibi Dorukhan ve Güven
parlıyor. Güven belki hala istenilen seviyede değil ama sahip
olduğu potansiyeli özverisi ile sahaya yansıtırsa o da akranları
gibi çok başarılı olacak.
Beşiktaş ve Trabzonspor maçları her sezon çok çekişmeli ve
heyecanlı geçer. Bu iki takıma genel olarak bukadar kötü bir sezon
geçiriyorken bize yaşattıkları heyecan için teşekkür etmek lazım
ama sonuç ikisi açısından da sağlıklı değildi. Beşiktaş büyük bir
değişim geçirmek zorunda. Bu sezon şampiyonluk zor ama Şenol
Güneş’i motive bir şekilde takımın başında tutmayı başarabilirlerse
önümüzdeki yıllarda başarı yine çok uzak değil, dolayısıyla umutlar
kaybedilmemeli..