Yazarlar G.Saray-Cluj maçını değerlendirdi
Karanlıktan, aydınlığa (Gürcan Bilgiç)
Aykut Kocaman'ın Fenerbahçe'de neler yapmak istediğini, neyi planlayıp, nasıl bir
hedefe ulaşacığını gösteren bir maç yaşandı Bursa'da... Birçok Fenerbahçe
taraftarı sonuçtan mutsuzdu. Biz de kendi payımıza maç sonrası eleştiriler yaptık.
Ama ortak olarak atladığımız önemli bir nokta vardı. Alex'i sayarsanız altı;
saymazsanız beş ilk on bir oyuncusu yoktu sahada.
Bu yüzden maç performansını değerlendirirken, başka bir açı yakalamak istedim.
Bu eleştirileri getirip, asıp-kesenlere soruyorum; Süper Lig'deki diğer 16
takımdan hangisi, ilk on birindeki altı (veya beş) oyuncusu olmadan,
Bursaspor karşısında bu oyunu oynar veya bu sonucu alır? Benim
cevabım; hiçbiridir.
Lig lideri Galatasaray da dahil olmak üzere, kadrosunun yarısı, orta
sahasının tamamı olmadan Bursa deplasmanından puanla dönemezdi.
Başa dönelim... Aykut Kocaman'ı birçok kararında eleştirebiliriz. Maç sırasındaki
reflekslerinin veya değerlendirmelerinin eksikliğinden de bahsedebiliriz. Ama
kurmak istediği binanın temelinin ne kadar sağlam olduğu noktasında
hepimizin saygısını göstermesi gerekiyor.
"Oyuncuya dayalı takım" olmaktan çıkarmak istiyordu Fenerbahçe'yi. Sistemin
içinde yer alan üst düzey performansların peşine düşmüştü. Kuyt sakatlandı, Sow
yarım sezon ortalarda gözükmedi, Alex gitti, Volkan'ın omzu çıktı, Gökhan form
tutarken tedaviye takıldı. Yine de Fenerbahçe takımı sistem, disiplin veya
felsefeden ödün vermeden oynadı. İnişlerçıkışlar olacak veya verimlilik elbette
tartışılacaktır. Futbol görgüsüzlerinin tartıştığı fizik güç problemleri de kalmadı
ortada. Kimse konuşmuyor takımın gücü yok diye...
Gerçek; sahaya çıkan oyuncu grubunun başının çaresine bakmayı öğrenmesi ve birlikte hareket etmeyi
başarmasıdır. Bu yıllardır beklenen, karanlıktan, aydınlığa geçisin işaretidir. Elbette; bana göre!
Sabah