Yazarlar F.Bahçe'nin galibiyeti için ne dedi?

Tur kapısı açıldı (Tayfun Bayındır / Vatan) F.BAHÇE, Kıbrıs’tan mutlu dönüyor. Çok zorlanarak da olsa elde ettiği bu 3 puan, gruptan çıkmanın net bir işaretidir. Mönchengladbach’ın Marsilya’yı yenmesi, F.Bahçe’nin Limassol’den aldığı 3 puanı 6 puana yükseltti. İKİ takım arasındaki kalite farkı çok büyük olmasına karşın Aykut Kocaman, kaybetmemek üzerine kurulu felsefesi ve buna bağlı olarak sahaya sürdüğü 11 ile Rumlar’ı hiç de düşünmedikleri bir biçimde maçın favorisi haline getirdi. Belki Kocaman’ın ‘sağlamcı’ taktiği gruptaki strateji göz önüne alındığında doğru olabilir. Ancak Aykut Kocaman’ın elinde savunmayı da son derece iyi yapabilecek ofans gücü yüksek bir kadro çeşitliliği var. Oysa Kocaman, takımının bu meziyetini kullanmak yerine her an korkulu rüya görmeyi tercih edip ısrarla orta saha çizgisini 5 metre geçip duran ve önce ‘savunma’ diyen sıkıntılı bir kadroyu terch ediyor. SELÇUK, M.Topal ve Baroni’en kurulu o üçlü, 2. yarıda birkaç kez ileriye çıkmayı akıl edince iki takım arasındaki farkı çok net bir biçimde gördük. Deplasmanda bir İngiliz, bir İspanyol ya da İtalyan şampiyonuna karşı böyle bir oyun kabul edilebilir. Ama Limassol’e karşı asla değil. DEVLEŞTİ! ÖYLE kötü bir ilk yarı oynadı ki F.Bahçe, anlatılacak gibi değildi. O 45 dakikada tek bir organize atak ve bir tane bile pozisyonu yoktu sarı-lacivertlilerin. Ama kalesinde devleşen bir Volkan vardı. DÜN gördük ki acilen Meireles’e ihtiyaç var. Meireles yokken çift ön libero oynamaya alışan takım, Alex’siz orta sahaya dönünce sıkıntı yaşamaya başladı. Meireles hızlı oynayarak o bölgedeki tüm açıkları kapatıyordu. Portekizli olmayınca Selçuk ya da Baroni tempoyu bırakın artırmayı, düşürüyorlar. HER şeye rağmen F.Bahçe’nin Türkiye’ye bayram hediyesi gibi gelen bu galibiyeti sıkıntılı günler geçiren Türk futboluna ilaç gibi geldi. F.Bahçe’ye yürekten teşekkürler.