Trabzonspor'un gerçek dostu F.Bahçe'ydi

Trabzonspor'un gerçek dostu F.Bahçe'ydi

Nurettin Özgenç ts.nurettinozgenc@gmail.com

Trabzonspor ile Fenerbahçe Spor Toto Süper Lig'de karşılaşacak. 2013-2014 Sezonu Spor Toto Süper Lig 24. hafta maçı önümüzde Pazartesi günü Hüseyin Avni Aker Stadı'nda oynanacak.

İki kulüp arasında önümüzdeki hafta başı yapılacak derbi maçı için geriye sayım sürerken her iki takımın önceliği tebrik ve teselli etmek olmalı. 40 yılı aşkın mazileri bulunan iki takım ezeli rakip, ebedi dosttur. Ne hazin ki ezeli rakiplerin bunca yıllık geçmişinde pek çok tatsızlıklar yaşandı halen de yaşanmaya devam ediyor.

Trabzonspor ile Fenerbahçe arasındaki tatsızlıklar 1995-1996 ve 2010-2011 sezonlarını kapsar. Daha evvel Türkiye 1. Futbol Ligi 1981-82 sezonunda şampiyonluğun en büyük adaylarından biri olan Trabzonspor üst üste 4'ncü şampiyonluğa doğru gidiyordu. Trabzonspor'dan önce üst üste 3 kez şampiyon olmayı başaran Galatasaray ise rekorunun egale edilmesini istemiyordu. Bunu çekemeyen büyük çoğunluktaki sarı-kırmızılılar da o yıllarda bu amaca istinaden Trabzonspor'a karşı Beşiktaş'ı desteklediler. Trabzonspor'un kurulduğu tarih olan 1967 yılından beri şampiyon olamayan Beşiktaş 1980 darbesi döneminde iş başında olan ve bir takım çevrelerinde desteğiyle 15 yıl sonra şampiyon olabilmiştir. Dolayısıyla anılan yıllarda Galatasaray'ın dostu Beşiktaş Trabzonspor'un dostu ise Fenerbahçe'ydi.

Masada kazanılan şampiyonluk ipleri kopardı

İki takım arasındaki ezeli rekabette futbolcu ve yöneticilerin centilmenliğe aykırı davranışlar yüzünden daha sonra bu iki kulübün arası olabildiğince açıldı. Türk futbol tarihinin akışını belirleyen bu ezeli rekabetin ve ebedi dostluğun arasını bozan provokatif davranışlarda bulunan bazı başkanlardır. Birisi 1995-96 yılındaki şampiyonluk yarışıyla ilgili "Masada şampiyon olduk" ve "Aygün'ü mumyaya çevirdim" diyen yani ayak oyunlarıyla şampiyonluğun Trabzonspor'un elinden alınmasını sağlayan bunu da yıllar sonra basına itiraf eden başkan bir diğeri de 2010-2011 sezonunda şike suçuyla yargılanan başkandır. Bu iki olayın dışında bordo-mavili kulüp ile sarı-lacivertli kulüp arasında kayda değer bir hadise olmamıştır.

Galatasaray Beşiktaş ile dost iken Trabzonspor'un dostu Fenerbahçe'ydi

İlerleyen yıllarda şahane bu dostluğu bozan şen şakrak kahkahalar atmayla tanınan biri ortaya çıktı ve bu güzelim dostluğun temeline dinamit koydu. Nitekim 1995-96 sezonunda dönemin başkanı Ali Şen Fenerbahçe'nin 32. Haftadaki Trabzonspor maçına kadar bazı önemli deplasmanlar dahil hakem üzerine baskı kurmalar vs. yöntemler ile elde edilen puanlar olduğu herkesin dilinde... Hele hele Trabzonspor'la F.Bahçe'nin yarıştığı 1995-96 yılındaki şampiyonluk maçından önce ise tam bir psikolojik savaş başlatılıyor. Başına Rize'de küçük bir taş gelen ve bu taşın bir sıyrığa bile sebep olmadığı futbolcu Aygün'ün başı sargı bezleriyle mumya gibi sarılıyor ve Ali Şen can güvenliklerinin tehlikede olduğunu belirterek Mesut Yılmaz'ın Başbakan olduğu dönemde jandarma güçlerinin gelmesini istiyor. Sonuç olarak Trabzon'a 10 bin civarında jandarmanın gelmesi, ortamın inanılmaz gerilmesi ve bu ortamda alınan bir Fenerbahçe galibiyeti. Ali Şen'in de yıllardır söylediği gibi "Aygün'ün başına atılan küçük bir taşı sonuna kadar kullanarak şampiyon olduk" itirafında bulunmasıdır.

Trabzonspor eski başkanlarından Atay Aktuğ'un Ali Şen'e atfen "İki türlü şampiyon olursunuz. Bir sahada güçlü takım kurarak, iki F.Bahçe gibi masa başında..." Bu sözlerin ne kadar doğru olduğu günümüzde daha net anlaşılabilmektedir.

Ligin kaderini belirleyen takımların başında gelen Trabzonspor-Fenerbahçe yarışıyla ilgili "Masada şampiyon olduk" ve "Aygün'ü mumyaya çevirdim" itiraflarında bulunan başkan sayesinde bu iki dost kulübün arası iyice açılmıştır.

Ayrıca 2000-2001 sezon sonunda Fenerbahçe'de ilk şampiyonluğunu yaşayan dönemin başkanı Aziz Yıldırım'ın basına yansıyan açıklamalarına göre "Ben eskiden futbol sahada kazanılır sanıyordum" açıklaması yaparak resmen suç ikrarında bulunması bunun somut kanıtı sayılabilir.

O gün bugün güzide iki kulüp ve taraftarının arası açıldı, bazı yanlışlıklar yapıldı ve halen yapılıyor da. Son yıllarda ezeli rekabetteki maçların genelinde olaylar yaşanırken,bunların müsebbibi geçmişte yanlış yapan bazı Fenerbahçe başkanlarıdır.

Rekabet ezeli, dostluk ebedi olmalı

İki ezeli rakip, iki ebedi dost kulübün karşı karşıya geleceği maçta her iki takımında mutlaka hedefi 3 puan olacaktır. Ancak bu müsabakanın sadece bir futbol maçı olduğu unutulmamalıdır. Bu karşılaşma için savaş çığırtkanlığı yapmak, üstelik bunu futbol otoritelerinin ve yöneticilerin ağzından yapılmış olması doğru değil.

3 Temmuz şike sürecinden bu yana Fenerbahçe ile arasında adeta fırtınalar kopan Trabzonspor 2010-2011 sezonu kupasının kendilerine verilmesi için elbette mücadelesini sürdürecektir. Nitekim şike davası ile alakalı Yargıtay'ın kararı kendi mecrasında devam ediyor. Ancak İnanıyorum ki iki kulüp arasında geçmişte bazı tatsızlıklar, nahoş hadiseler yaşansa da bundan sonra güzel ilişkiler dostluklar olacak ve olmadı da.

Şimdi herkes olan biteni bir kenara bırakıp dostluk adına bir adım atmalı. Şike davasıyla ilgili mahkeme kararı ortada. Yargı son sözünü söyledi şimdi söz sırası FİFA'da. Bu durum kendi mecrasında ilerlerken dostluk adına da bir şeyler yapmak lazım. Ancak bu dostluk girişimi iki kulübün günümüzdeki yönetimlerinin işi değil. Ne zaman mevcut yönetimlerin yerine daha ılımlı ve sağduyulu yöneticiler gelir Trabzonspor ile Fenerbahçe arasında dostluklar o zaman gelişebilir kanaatindeyim.

F.Bahçenin Trabzonspor maçı öncesi Rize'de konaklaması...

Fenerbahçe'nin Trabzon deplasmanında teknik heyet ve kafilenin Rize'de konaklaması Trabzonspor'un Fenerbahçe ile İstanbul'da oynayacağı maç öncesinde Galatasaray tesislerinde kalması gibidir.