İşte skandal olayın perde arkası

'Yok Böyle Dans' isimli yarışma için Dünya Şampiyonası'nda iki yarış kaçırdığı için eleştirilen milli yüzücü Derya Büyükuncu ve Yüzme Federasyonu Başkanı Ahmet Mazhar Bozdoğan, olayın perde arkasını anlattı.


Dubai'de önceki gün sona eren 10. Dünya Kısa Kulvar Yüzme Şampiyonası'nda Derye Büyükuncu'nun, 50 ve 100 metre yarışlarına katılmaması nedeniyle Türkiye'ye 200 İsviçre Frangı (325 TL) ceza verildi. Ayrıca Büyükuncu'nun, akredite kartını unuttuğu için kartı taksiyle ayağına getirttiği iddia edildi.

"İKİSİNDEN BİRİNİ SEÇ DİYEBİLİRİZ"
Türkiye Yüzme Federasyonu Başkanı Ahmet Mazhar Bozdoğan, konuyla ilgili AJANSSPOR.COM'a yaptığı açıklamada, "Derya zaten 50 metrede yüzmüyor. Avrupa Şampiyonası'nda mücadele ettiği için 100 metre yarışında ise bize daha önce yüzmeyeceğini bildirmişti. Ancak ismi 'yarışacaklar listesi'ne yazılmış. Son gün listeden çıkartmak istedik, kabul edilmedi. Bu yüzden 200 İsviçre Frangı ceza aldık. Cüzi bir rakam. Bugün kendisiyle görüştüm. 'Nasıl yaparsın?' diye sordum. 'Haklısın başkan' dedi. Cumartesi günü yönetim kurulu toplantısında bu konuyu görüşeceğiz. Eğer televizyondaki yarışmayı bırakması yönünde bir karar alırsak, Derya'ya 'ikisinden birini seç' diyeceğiz" ifadelerini kullandı.

Derya Büyükuncu'nun aylık maaşıyla ilgili eleştirilere de yanıt veren Bozdoğan, "Evet, Derya ayda 10 bin dolar maaş alıyor. Amerika'da yaşadığı için kondisyoner ve kendisine ödenen maaş ile diğer giderlerine 10 bin dolar ayrılmış. Ancak maaşı biz belirlemiyoruz. Devlet tarafından belirlendi. Bana göre de yüksek bir maaş, ama tekrarlıyorum federasyonumuzla ilgili değil" dedi.

"BANA SORMADAN BİLET ALMIŞLAR"
Ajansspor'un haberine göre; milli yüzücü Derya Büyükuncu, kendisi yüzünden Yüzme Federasyonu'nun ceza almasıyla ilgili, "Beni eleştirecek insan, bu ülkeye daha çok hizmet etmiş olmalı. Oturduğun yerden eleştirmek kolay. Ne kadar ceza verilmiş, 200 İsviçre Frangı. Tamam, ben cebimden vereceğim. 2.5 hafta önce Hollanda'da düzenlenen Avrupa Şampiyonası'na katıldım. Zaten asıl amacım Avrupa Şampiyonası'ydı. Benim gibi elit sporcular üst üst iki şampiyonada yarışmazlar. 200 metre sırtüstüde beşinci oldum, madalyayı kılpayı kaçırdım. Dubai'deki Dünya Şampiyonası için bana bilet alınmış. Ancak kimseye 'ben gidiyorum' demedim. 200 sırt üstü Pazar günüydü. 50 ve 100'de ise yüzemeyeceğimi söyledim. Tam olarak hazır değildim. İnsanların teşekkür edeceği yerde eleştiriliyorum" şeklinde konuştu.

'Yüksek maaş' tartışması ve akredite kartını unuttuğu iddialarına da değinen Büyükuncu, "Son 6 aydır maaş alıyorum. Ondan önce bir kuruş almadım. Oysa 30 senedir bu spor yapıyorum. 9 yaşından beri milliyim. 25 yıldır milli takımdayım. Ne zaman, ne yapmam gerektiğini çok iyi biliyorum. Hayatım boyunca akredite kartımı unutmadım. Kartı almak için yarışma yerine erken gitti, ama kartım yoktu. Federasyona 'Kartım sizde mi?" diye sorduğumda, 'Evet' dediler. Eleştirenler, ellerini vicdanlarına koysunlar. Eleştirsinler, ama teşekkür etmesini de bilsinler. Son 20 yıldır beni kimse aramadı. Sağolsun, bu sene Spor Bakanı aradı. Yapmaması gereken bir şeyi yaptı. 20 senedir yapması gerekenler ise bunu yapmadı" ifadelerini kullandı.

TV'de yayınlanan yarışma ile yüzme arasında seçim yapmak zorunda kalması halinde kararının ne olacağı sorusuna milli sporcu, "Dans yarışmasından para almıyorum. Çocukların hayrı için yapılan bir organizasyon. Böyle bir yaptırım yapılması için bir neden yok. Zaten uzun süre şampiyona yok. Yarışmaya katıldığım için yüzmeyi asmıyorum. 1-2 hafta sonra yarışma da bitecek. Bana göre federasyonun böyle bir hakkı yok. Beni etkilecek bir surum olsa hak verirdim" yanıtını verdi