Gökhan Töre istediği takımı açıkladı
Beşiktaş'ın Rubin Kazan'dan kiralık olarak kadrosuna kattığı Gökhan Töre, yayıncı kuruluşa konuştu.
Beşiktaş'ın genç yıldızı Gökhan Töre, Lig Tv'ye verdiği özel röportajda transferinden, beklentilerine bir çok konuda çarpıcı açıklamalar yaptı.
-Kendini yıldız oyuncu olarak görüyor musun?
Oğuzhan'a geçmiş olsun demek istiyorum öncelikle. Çok değerli
bir oyuncu bizim için. İnşallah kısa zamanda yeşil sahalara döner.
Ben potansiyeli olan bir oyuncuyum. Kendime güvenim sonsuz. Tabi
futbol bir takım oyunu, bunun için takım arkadaşlarımın desteği de
çok önemli. Onların destek ve azmi ile daha da iyi oluyorum.
-Dedenin futbol hayatındaki rolü ne oldu?
Dedemin bende ve futbol hayatımdaki yeri çok büyük. Beni küçük yaşlardan beri antrenmanlara o götürüyordu. Beni sürekli destekledi. Onun en büyük hayali, benim futbolcu olmam ve milli takımda beni izleyebilmekti.
-Alt yapısında yetiştiğin Bayer 04 Leverkusen futboluna neler kattı?
Almanya'nın alt yapısını zaten biliyorsunuz, disiplin ön plandadır. Tekniğe önem veren antrenörler var orada. Türkiye'nin de alt yapısının Almanya gibi olmasını isterim, çünkü burada da genç oyunculara önem veriliyor ve seviliyor. Daha da gelişir inşallah kısa zamanda.
-Chelsea maceranı da anlatır mısın?
Frank Arnesen diye bir spor direktörü vardı Chelsea' de ve o beni alt milli takımlardan takip ediyordu. Ryan Bahnhof ile birlikte eve geldiler ziyarete ve bana "İngiltere'de oynamak ister misin?" diye sordu.
-Şaşırdın mı?
Çok şaşırdım ve hemen heyecanlanıp kulübü sordum. O da "Chelsea" dedi. Hiç düşünmeye gerek yoktu hemen kabul ettim.
-İngiltere'de yıldızlarla çalışma fırsatın oldu, bu nasıl etkiledi futbol kariyerini?
O zamanlar daha 17 yaşındaydım, A takım ile antrenmanlara çıkıyordum ve Reserve Ligi'nde oynuyordum. İngiltere futbolu gerçekten zor ve sert bir lig. Fizik kapasitenizin yüksek olması gerekiyor, çok mücadeleci bir lig. Orada A takım ile çıktığım antrenmanlar bana çok yardımcı oldu ve orada tecrübeli yıldızlardan çok şey öğrendim. Hem futbol hem de hayat açısından çok şey öğrettiler bana. Kendimi nasıl geliştirebileceğimi onlardan öğrendim.
-Bir çok yıldız oyuncu vardı Chelsea' de, seni en çok etkileyen kim oldu?
Beni en çok etkileyen oyuncu Anelka oldu. Bana çok yardımcı oldu, adeta bana abilik yaptı ve bana çok şey öğretti.
"DROGBA DA BENİ ÇOK ETKİLEMİŞTİR"
-Chelsea' de oynayamamanın nedeni çok genç yaşta oraya gitmen miydi?
Ben İngiltere maceramı pozitif açıdan bir tecrübe olarak görüyorum. Çok gençtim o zamanlar. Takım çok iyi gidiyordu o zamanlar. Yıldız oyuncular vardı ve hepsi de formundaydı. Drogba da beni çok etkilemiştir. Zaten o sahaya girişi, yürüyüşü ile takım ruhunu gösteren bir oyuncu. Herkese yardım eder. Genç oyunculara da dikkat ederdi. Hem özel hem de profesyonel hayatımda bana da çok fazla yardım etti.
-Chelsea'de futbolunu en çok beğendiğin oyuncu kimdi?
Anelka
-Kim gibi olmak isterdin peki?
Örnek aldığım futbolcu tabi ki Messi.
-Seni Robben'e benzetiyorlar?
Onunla oyun stillerimiz de benziyor. O da hep içeri kat ediyor ve sol ayağı ile vuruyor. Bu açıdan benzetiyorum stillerimizi.
-İki kanatta da oynayabiliyorsun. En çok hangi kanatta oynadığın zaman kendini iyi hissediyorsun ve hangi kanatta daha faydalı olduğunu düşünüyorsun?
Solda da oynayabiliyorum, ancak sağ kanatta kendimi daha iyi hissediyorum. Sağ kanatta oynadığım zaman daha rahat içeri girebiliyorum.
"FERNANDES DE YILDIZ VE ÇOK İYİ FUTBOLCU"
-Fernandes sana göre bir yıldız mı?
Fernandes tabi ki bir yıldız ve çok iyi bir futbolcu. Teknik kapasitesi çok yüksek ve oyun zekası da çok yüksek. Oyunu okuyarak oynuyor. Beşiktaş için çok değerli bir oyuncu olduğunu düşünüyorum.
-Hamburg'da futbol hayatın nasıl geçti?
Hamburg'da ilk 6 ayım çok iyi geçti. Bu 6 ay içinde Bundesliga'nın en iyi oyuncusu seçildim. Maalesef hazırlık kampında sakatlandım ve o beni biraz geriye attı.
BEŞİKTAŞ HAKKINDA...
-Beşiktaş'ı tercih etmenin nedeni neydi?
Benim için Beşiktaş her zaman ön plandaydı. Menajerimle oturup konuştuk ve benim için de Beşiktaş'ın en iyi tercih olacağını düşündük. Burada çok mutluyum. Önder Özen ve Slaven Bilic ile çalıştığım için de çok mutluyum. Çok iyi bir ekibimiz var ve şu ana kadar her şey yolunda gidiyor.
-Bonservisinin Beşiktaş tarafından alınmasını ister misin?
Burada çok mutluyum, ama bu yöneticilerin kararıdır. Şu an 4'te 4 yaptık ve tüm takım arkadaşlarımı kutluyorum. Taraftarımıza da destekleri için çok teşekkür ediyorum. Bizi Bursa dönüşünde karşıladılar. İnşallah böyle devam eder. Hedeflerimiz büyük kariyerimdeki ilk şampiyonluğu Beşiktaş ile yaşamak istiyorum.
-Bu büyük hedefler neler, hem kendin hem de Beşiktaş adına?
İlk başta kendim için, her idmanda ve her maçta kendime daha fazla şey katmak ve kendimi daha iyi hissetmek.
-Gökhan Töre'nin futbolunun artıları ve eksileri neler?
Ben ofansif bir futbolcuyum, ama modern futbolun gereği olan defansif yönlerimi de geliştiriyorum ve buna ben de şaşırıyorum. Güçlü yanım driplingler, ara paslar ve asistlerde herhalde gollerden fazla. Kafa toplarında başarılı değilim, eksik yönümün de bu olduğunu düşünüyorum.
MİLLİ TAKIM VE REAL MADRİD
HAYALİ[page_end]
-Almanya Milli Takımı'ndan hiç teklif aldın mı?
16 yaşındayken teklif aldım, ancak benim çocukluk hayalim Türk Milli Takımı'nda oynamaktı. Ay-yıldızlı formayı taşımak en büyük hayalimdi.
-Genç yaşına rağmen Beşiktaş'ta oynuyorsun ve milli takım formasını da giyiyorsun. Bunların ötesinde bir hayalin var mı?
Şu anda burada çok mutluyum. Uzun yıllar burada oynamak isterim. Taraftarların desteği ve arkadaşlık, teknik ekip her şey muhteşem, ama ileride benim hayalim bir gün Real Madrid'de oynamak.
-Türkiye'de kimleri beğeniyorsun?
Arda çok iyi bir oyuncu, kısa zamanda kendini İspanya'da çok geliştirdi ve orada vazgeçilmez bir oyuncu oldu. Çok sevdiğim bir oyuncu. Gökhan Gönül'ü Türkiye'nin en iyi sağ beki olarak görüyorum. Fernandes var, Oğuzhan Özyakup var, Arsenal'de yetişmiş bir oyuncu. Ondan da çok şeyler bekliyorum. Bir de Almanya'da Hakan Canoğlu var geleceğin yıldızlarından bir tanesi.
-Türk Milli Takımı için sana teklif sunulduğunda hiç düşündüm mü?
Yok, hemen kabul ettim. O ay-yıldızlı formayı bir an önce giymek istiyordum ve hiç düşünmeye gerek duymadım.
-Milli Takım'ın havasını nasıl buluyorsun?
Orası bambaşka bir yer. Tüm oyuncularımız bu değeri biliyordur umarım. Ben şansımızı pozitif olarak görüyorum. Futbolda her an her şey olabilir. Olumsuz bir durum yok . Dünya Kupası'nda oynamayı her oyuncu ister, çünkü orası çok ayrı bir platform. Her oyuncu için kariyerinde bir Dünya Kupası oynamak bambaşkadır diye düşünüyorum.
"BILIC 12. ADAM GİBİ..."
-Slaven Biliç'i nasıl anlatırsın?
Biliç enerji dolu bir hoca. Biz maçta iken sanki 12. adam gibi oynuyor, hiç oturmuyor. Hocamız maçlardan önce bize öz güven aşılıyor. Bence çok iyi bir hoca. Takım arkadaşlarım öyle konuşuyorlar. Motivasyon açısından bize verdiği değer ve öz güven çok güzel.
-Sahada sinirli misin?
Saha içinde zaman zaman olur, ancak artık tecrübeli sayılırım ve sahada sadece futbola konsantre oluyorum. Başka bir şey düşünmemeye çalışıyorum.
-Tekrar baştan başlasan hayatına futbolcu olmak ister miydin?
Ben dünyaya tekrar gelsem düşünmeden tekrar futbolcu olmak isterdim. Küçüklüğümden beri tek hedefim futbolcu olmaktı. Futbolculuk evet zordur. Başırılı olmak için profesyonel olman lazım, kendine bakman lazım, profesyonel şekilde her şeyine dikkat etmen lazım. Futbol çok zor bir oyun kendine bakmazsan başarılı olamazsın.
-Sezona çok iyi bir başlangıç yaptınız. Sezon başında bu türden bir başarı bekliyor muydunuz?
Takımın kalitesi çok yüksek. İyi çalıştık sezon kampında ve alnımızın teriyle bütün maçları aldık.
-Gol atmayı mı yoksa attırmayı mı daha çok seviyorsun?
Takımım kazansın benim için fark etmez. Gol atmak farklı bir sevinç tabi ama önemli olan takımın kazanması.
-Kaç yaşına kadar futbol oynamayı düşünüyorsun?
Şu an çok erken bunu düşünmek için, ancak vücudumun götürdüğü yere kadar gitmek istiyorum.
-Biliç sana yarın sol bek oynuyorsun dese, oynar mısın ya da oynayabilir misin?
Ben ofansif oyuncuyum. Açık açık söylerim, "Ben burada kendimi iyi hissetmiyorum, faydalı olabileceğimi zannetmiyorum" derim.
"İNŞALLAH GALATASARAY MAÇINDA DA..."
-Beşiktaş taraftarını nasıl buluyorsun?
Beşiktaş taraftarı bambaşka. Sevgi, coşku, çılgınlık. Sahada 12. Adam gibi geliyor bize taraftarlarımız. Çok destek oluyorlar bize, çok sağ olsunlar. İnşallah Galatasaray maçında da tribünleri doldururlar.
-Atatürk Olimpiyat Stadı'ndaki atmosferi nasıl değerlendiriyorsun?
Stat çok büyük, ancak güzel bir stat. Büyük olduğu için doldurması zor olur, ancak ben Galatasaray maçında dolduracağımızı düşünüyorum.
-Galatasaray maçı hakkında neler söylemek istersin?
Çok zor ve gergin bir maç olacak. En ufak hataların cezalandırılacağı bir maç olacak. Biz her maçı final maçı gibi görüyoruz ve her maça ayrı konsantre oluyoruz. Biz Bursa'daki maç gibi sahaya çıkıp elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışacağız.
-Galatasaray'da dikkat edilmesi gereken oyuncular kimler sence?
Galatasaray'ın tüm oyuncularına dikkat etmek lazım. Çok iyi bir takım ve çok iyi pas yapıyorlar.
-Şampiyon olacağınıza inanıyor musun?
Şu an daha çok erken. Her maçı bir adım olarak görüyoruz ve adım adım gidiyoruz. Daha çok çalışmamız lazım. Biz şu anda Galatasaray maçına bakıyoruz.