Fenerbahçe-Benfica maçı için kim ne dedi?

Gürcan BİLGİÇ: Kadıköy mahkumları! Eşleşme sonrasında Portekizli meslektaşlarımız Eskişehirspor maçını izlediler Kadıköy'de. Hepsi yüzlerinde anlamlı gülüşler ile ayrıldılar stattan. "İki galibiyet garanti" diye de yazdılar. Dün de diz dizeydik tribünde. Tırnak bırakmadılar ellerinde. Hangi Fenerbahçe'yi izlediklerini soruyorlardı birbirlerine. Devre arasında sezonun en etkisiz Benfica'sı diye şikayetçiydiler. Bu daha başlangıçtı elbette. Büyük yürüyüşün izcileri gibi... Ya da Amerikan Futbolu'nun değerli santimlerini hesaplayarak oynuyordu Fenerbahçe takımı. Rakibin değerine duydukları saygıyla defansif anlamda kol kola girmişlerdi. Gedik bırakmadan, birbirlerini kollayarak saf tuttular. Sonrasında Webo üstünden hava savaşlarını başlattılar. Oluşan karışıklığın üstüne gittiler. Birden fazla duran top aksiyonu vardı kafalarında. Hepsini denediler. Dakika 30'u geçtiğinde Benfica sahasında kalmaya başlamıştı. İkinci yarıda ise Kadıköy mahkumu oldular. Webo ve Kuyt'ın vuruşları direkten dönüyordu. Ve Cristian'ın penaltısı da...İkinci yarıdaki bu patlamanın yakıtıydı Cristian'ın göz yaşları. Stadı saran şok dalgasında ilk Kuyt koştu yanına, sonra diğer arkadaşları. Soyunma odasında maçı kazanmak için bir neden daha vardı. 46'dan itibaren baskı başladı. Sow kenardan ortaya taşıdı kendini. Bir anda Benfica savunması göbeğe toplandı, kenarlar "elverişli" alan ilan edildi. Arka direk ortaları başladı. Egemen'in kafa vuruşunda çizgiyi geçen top tabelayı değiştirdiğinde, kıyamet günü simülasyonu vardı. Meireles'in çıkışı, Salih'in sahaya girişini biz izlerken, ay tutulması yaşanıyordu. Penaltı kaçıyor, toplar direklerden dönüyor, sonrasında ay tutuluyor. Ama Türkiye'nin yıldızları Saracoğlu'ndan parlıyor. Kocaman, O'na inanan, "gitme" diyenler büyük yürüyüşün, uygun adım aktörleri. Her eşleşme sonrası yere göğe sığdırılamayan rakipleri için, "Hiç de anlatılan gibi değilmiş" yorumunu yaptırdı F.Bahçe. Dün de Benfica için "Bu muymuş?" diyenler vardı. Halbuki Aykut Hoca'nın kelepçelerinde kalmış, mahkum olmuşlardı. Tıpkı, dünkü Benfica gibi... Final kapısından başını içeri uzattı bu çocuklar. Lisbon'un "ışık" stadında parlamayı bekliyorlar. Türkiye'nin 106 yıllık ışığı Amsterdam'a çeviriyor başını. Öne eğilmeyen başını...
Diğer Galeriler