YAZARLAR

Spor ahlakı…

Spor ahlakı…

Muhammed Işık
Muhammed Işık[email protected]

Hep diyoruz ya hedef alan demeçler olmasın,

Kulüp başkanları birbirine atıfta bulunmasın,

Birbirlerini hedef göstermesinler,

Taraftarı ayaklandırmasınlar…

Bu ülkede bu açıklamalar yüzünden adam öldürüldü. Her geçen gün tansiyon artıyor. Kulüpler birbirlerine zeytin dalı uzatacakları yerde ortamı germeye devam ediyorlar.

Galatasaray başkanı Iğdır’da açıklama yapıyor. “Sürecin sonunda Fenerbahçe ve başkanı Aziz Yıldırım ceza alacak” diyor. Dikkat ederseniz alabilir ya da alma ihtimali var demiyor, CEZA ALACAK diyor.

Sayın Ünal Aysal kâhin mi acaba?

Yoksa Uefa ile irtibatı varda dosyayı inceleyen kişilerden mi bilgi alıyor, onlara yönlendirmeler, tavsiyelerde mi bulunuyor?

Yoksa Yargıtay kararlarını önceden biliyor mu?

Benim bildiğim bu dosya daha Yargıtay savcılarında ve hâkimlerin önüne hiç gitmedi.

Transfer döneminin başında, yeni sezona çok varken, onları hiç ama hiç alakadar etmeyen, süreçte hiç olmadıkları halde neden tahrik edici konuşmalar yapıyorsunuz Sayın Başkan? Hiç ama hiç yakışık bir davranış olmadı…

Diğer taraftan Trabzonspor başkanını seçti. Hayırlı olsun ama onunda gittiği yol yol değildir. Biz konuşmayacağız, icraat yapacağız dedi ama konuşmadığı yer kalmadı. Türk futbolunu temizlemek sana mı kaldı? Fenerbahçe Spor Kulübünü hedef göstererek, biz şu kadar kişi ile miting yaparız diyerek, kupa kirlenmiştir diyerek neyi amaçlıyorsunuz? Fenerbahçe hakkında iddianamede yer alan her şey Trabzonspor kulüp başkan ve yöneticileri adına da yer aldı. Onlar hakkında da ceza istendi. Herkes biliyor ki Aziz Yıldırım’ın ceza almasının nedeni girmiş olduğu ihalelerdir. Adamın ticari hayatını bitirmek için bunun yapıldığını bilmeyen var mı? Ben Aziz Yıdırım’ı kulübün başkanı olarak başarılı bulan birisi de değilim. Onun döneminde Galatasaray’ın daha çok şampiyon olması benim için başarısızlıktır. Ben Aziz Yıldırım’ı savunmuyorum. Fakat ortada dönen oyunu da herkes bilsin istiyorum. Bilenlerin konuşmasını istiyorum. Herkes bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın mantığı ile hareket ettiği için Türk futbolu ilerlemiyor.

Herkes kendini ispat etmek amacı ile açıklamalar yapıyor. Hedef her zaman Fenerbahçe gösteriliyor. Kim ne derse desin, ne yaparsa yapsın bu kulübün dik duruşunu bozmayacağını herkes biliyor. Bu tür süreçler içerisinde daha da güçlendiğini görüyoruz.

Bakın Aziz Yıldırım ceza alırsa başkan olamayacak, ihale alamayacak.

Cas hakimi olmak üzere olan Şekip bey artık Cas hakimi olamayacak.

Peki onun yerine Uefa’ya kim gitti? 3 Temmuz sürecinde Fenerbahçe’nin yapmadıklarını yaptı diye anlatan ve Uefa’ya yanlış bilgi aktarımı yapan kişiler gitti. İsmi lazım olmayan kişiler ne kadar mutlu ise, Fenerbahçe taraftarları da Türkiye’nin en büyük kulübünü tutmaktan mutlular. Kimseden medet ummayan, hükümet kararları ile hareket etmeyen, siyasetle işi olmayan, şakşakçılık yapmayan bir kulübün taraftarı olmak herkese nasip olmaz. Türkiye’ye gelmez denilen yıldız oyuncuları getiren, posterini alırsınız denilen adamları transfer eden Fenerbahçe değil midir? Zor günde taraftar yine Fenerbahçe’lidir. Kimsenin şüphesi olmasın ki Fenerbahçe her türlü kirli oyunu bozabilecek büyüklüğe sahiptir.

Son olarak Galatasaray Başkanı’nın açıklamalarını Alper Potuk transferindeki hazımsızlığa bağlıyorum. Bu ülkeyi zarara uğratan ve yurtdışına kaçmak zorunda kalan Ünal beyin ülkeye döndükten sonra kahraman ilan edilmesi de çok manidardır. Bu kadar ülke menfaatlerini düşünen bir kişinin kendi ülkesini 2.3 Milyar Dolar zarara uğratıp uğratmadığını açıklaması gerekmektedir. Bizim basın mensuplarımız çilek soracağına bu soruyu sorsunlar. Ben Ünal beye soruyorum.

Bu ülkeden neden ayrıldınız?

Ülkeye kimin vasıtası ile nasıl döndünüz?

Geliş amacınız neydi?

Devleti 2.3 milyar Dolar zarara uğrattınız mı?

Eğer uğrattıysanız bu zararı neden karşılamadınız?

Ünal Aysal’ın hayat hikâyesini ve kısaca yaptıklarını tekrar hatırlamak isterseniz 12 Haziran 2012 tarihinde yazmış olduğum yazımı tekrar gözden geçirebilirsiniz.

Yorumlar
TREND HABERLER